22:34 Göni ýaýlymda janyña kast etmek | |
CANLI YAYINDA INTIHAR ETMEK
Geň-taňsy wakalar
Sosyal medya canavarında şu sıra başka bir tartışma var. Ölüm anını canlı yayınlamak ve ötenazi hakkını kullanmak isteyen bir erkeğin talebi Facebook tarafından reddedildi. Tartışma iki boyutlu, ötenazi hakkı yasal olmalı mı ve ölüm anı canlı olarak yayınlanabilir mi? Yediğini içtiğini gördüğünü görmediğini, duyduğunu, zannettiğini, her tür dedikoduyu paylaşmaktan büyük haz alan insanoğlu, pekala şimdi de “bakın nasıl ölüyorum” diyebilir mi? Bu bir hak mı? Sosyal medya buna imkan tanımalı mı? ■ YERİNDE DURAMAYAN CANAVAR Çok daha berbat yerlere gidileceği kesin, sosyal medya yerinde duramayan bir canavar, büyüyor, kontrol kaybediyor ve can sıkıcı olabiliyor. Haberi BBC’de okudum. Fransız Alain Cocq, uzun süredir tedavisi mümkün olmayan bir hastalıkla baş etmeye çalışıyormuş. Cocq 57 yaşında ve nadir görülen hastalığa yakalandıktan sonra ötenazi hakkını kullanmak istemiş. Emanuel Macron’a bir mektup yazıp, çektiği acılardan kurtulmak ve onurlu bir şekilde ölmek istediğini söylemiş. Bu istek Macron tarafından reddedilmiş, Fransa’da böyle bir hak ve uygulama yok çünkü. Macron son derece duygulandığını söylemiş, hepsi bu. Kalkıp gidip adamı ziyaret etmiş mi? Sanmam, gitse de ne değişecek? “Aslansın kaplansın, geçecek bu günler” mi diyecek? Kendi isteğiyle hayatına son vermek isteyen Alain Cocq, bakmış ki hükümetten yana olur alamadı, bu defa ölüm anını ve ölene kadar geçen süreyi de Facebook’tan canlı yayınlamak istediğini söylemiş. Facebook tarafından bu istek ve canlı yayın engellenmiş. Dün itibarıyla yemeyi ve ilaç almayı bırakan Cocq, ülkesindeki ötenaziyle alakalı kanunları değiştirmek için bu canlı yapmak istemiş aslında. Tedavi edilemeyen hastalığı ve çektiği korkunç acılarla sonunu bekleyen hastalar için bir umut olmak istemiş, umut da “ötenazi”… Fransa’da böyle bir yasa yok, üstelik kilise şiddetle karşı çıkıyor bu duruma. Cumartesi sabah yayın yaparak, son kez yemek yediğini söylemiş Alain Cocq. İlaçlarını bırakmış. Şöyle demiş, “Hayatımı sonlandırmak değil bu, kurtuluşa giden yola adım attım. Çok mutlu olduğuma inanmalısınız. Elbette zor günler yaşayacağım, ancak kararlıyım. Son derece sakin ve aklı başında olarak bu kararı verdim”… Bu paylaşımının ardından, son günlerini de canlı olarak yayınlayacağını anonslamış. Facebook hemen devreye girdi ve intihar yayınlarına izin vermeyeceklerini açıkladı: “Sayın Alain Cocq’un karmaşık durumuna dikkat çekme kararına saygı duymakla birlikte, uzmanlara danıştıktan sonra Alain’ın hesabından yapılacak canlı yayınları engellemek için önlem aldık”… Bu açıklamayı Fransız AEP’e yapan Facebook yetkilisi, kurallar böyle, demiş. Pekiiii, Alain Cocq, ya ölüm anımı yayınlamak istiyorum falan demeseydi! Yayına başlasaydı ve ne bileyim, ölümünü anons etmeden ölseydi? Cocq’un takipçileri kararını destekliyorlar bu arada, Cocq takipçilerine Facebook’un kararına karşı lobi oluşturma çağrısı yapmış. Ne zor ve acı hayatlar var, yapmak zorunda olduğunu hissettiği şey, gitmek, bir an önce ölmek… ■ MASKESİNİ KESTİ İnsanları körleştiren bir şey sosyal medya, dünya avucunun içindeyken dünyadan bihabersin, çok acayip gerçekten de. Sosyal medya herkesi dip dibe yaklaştırdı, ruhen de bir o kadar uzaklaştırdı, biz artık başka dünyaların insanlarıyız, belli oldu. Sosyal medya sayesinde iç çamaşırına kadar bildiğim insanlardan, bin beş yüz ışık yılı uzaklaştım ben, misal. Hala normalleşelim, normalleşmeyelim, maske takalım takmayalım, düğünlerde halay çekelim çekmeyelim konuşuluyor. Yok sadece bu tuhaflığı yaşayan bizim millet değil, İngiltere’de de ciddi bir anti-maske oluşumu var. Bilim insanlarının yırtılacak bir tarafı kalmadı, “partiküller solunum yoluyla alınıyor, aman maske takın” diye diye heba oldular, sağlık çalışanları perişan durumda. Yok arkadaş, hala aynı mevzuu, maske takalım mı takmayalım mı? Tek yol şimdilik maske ve sosyal mesafe. Velev ki işe yaramıyor, velev ki boş yere taktık bunca zaman, ne kaybettik? Talkradio’da program yapan Mark Dolan, canlı yayında maske takmanın gereksizliğini anlattı durdu geçen gün, bir de maskeyi makasla kesti! Ay anti-maskeciler pek sevindi. Normalleşelim isteniyor, komedyen radyocu Mark Dolan, maskenin bir işe yaramadığını söylüyor, bilim insanları yüzde bilmem kaç virüsün vücuda girmesini engelliyor diyorlar, kanıt gösteriyorlar; bu çokbilmişler itiraz ediyor. Aykırı oldunuz bravo! Ağzı olan konuşuyor işte, beyni, birikimi, bilimsel çalışması olan değil! Bilim insanlarından işte bilip bilmeden fikir yumurtlayanların konuşmasını engelleyecek bir maske geliştirmelerini rica ediyorum. Taksınlar ve bir ömür boyu konuşamasınlar. En azından koronadan kurtulana kadar… Elif AKTUĞ. 06.09.2020, Odatv.com | |
|
Teswirleriň ählisi: 0 | |