16:44 10 Şiiriyle Kırık Kalplerin Sözcüsü Kahraman Tazeoğlu | |
10 Şiiriyle Kırık Kalplerin Sözcüsü Kahraman Tazeoğlu
Güzel duygu, aşk. Hatta duyguların en güzeli. Bu yüzden ki, yokluğu ruh acıtıyor; bir başka deyimle “aşk yarası” açıyor. Diller lâl oluyor bazen bu yüzden. İşte bu noktada Kahraman Tazeoğlu devreye giriyor ve herkesin duygularına tercüman oluyor. O bir duygu insanı, tam bir aşk adamı, yalnız bir aşk adamı ama… ● Not: Şiirlerin çok uzun olmasından dolayı, yalnızca en sevilen mısralarını yazdık. ▶ Şimdi Gidiyorsun Şimdi gidiyorsun Git Oysa senden tek bir damla istemiştim Sana kocaman bir deniz sunmak için Yani şimdi Gözleri sana benzeyen bir kızım olmayacak mı? Yani şimdi başkaları mı sevecek seni? ▶ Ömrümün Virgülü Kış geliyor Bir daha da açmaz güller Tekil mutlulukların Çoğul yalnızlıklarıdır elde kalan Borç harç mutlulukla ne yaşanırsa O kadar yaşadık Ey ömrümün virgülü Böyle mi bitecektin ha Sen gittin Türkülere sığmaz oldum Dışım içime dar Yelkensizim Rüzgârlara çıktım Kıyılara vurdum Caddeler yuttu beni Ve başıboş hüzün sokağında ▶ Hemen Gitme Unutmuşum aşkta söylenenleri Nasılsın’ı bile bir başkaydı Hemen gitme Böyle tenhalaşmışım ya Durup hâlini hatrını soruyorum gölgemin Sanki yüzgöz olmuşum hüzünlerle Kalbim diyorum ellerim çıkıp geliyor Kovamıyorum da Hemen gitme Sana bir yaprak kadar solgunum desem rüzgâr çeler aklımı Dallanıp budaklanır içimdeki boşluk Ama yine de sen, sen her şeysin işte Hayata açılan pencerem Sevinçlerimi büyüten odalarım Hemen gitme Terkedilmiş evler gibi olurum Hemen gitme… ▶ İyi Değilim Aşkım İyi değilim aşkım. Umutsuzca uyanıyorum sabahları. Güneş yüzüme vurdukça daha bir karanlık oluyor günlerim. Kahvaltı saatlerimi hep kaçırıyorum. Bilirsin sigara iştahımı kesiyor. Öyle pek özenmiyorum üstüme başıma… Ne geçerse elime giyiyorum. Sen yoksun ya ‘’güzel görünüyorsun’’ demesinler istiyorum. Yine en arka koltuğunda oturuyorum minibüsün yine camda oluyor gözlerim. Sen tutmuyorsun ya elimi cebimden hiç çıkartmıyorum. İyi değilim aşkım. Herkes sana benziyor sanki… ’’Saçı az daha kısa olsa, biraz daha içten gülse’’ Daha çok benzeyecek olanları ayırıyorum. Yoksun ya yokluğun da yepyeni senler arıyorum. En zor geceler oluyor. İyi değilim aşkım. Hiç iyi değilim. ▶ Seni İçimden Terk Ediyorum Gittikçe azalıyor hayat Neyi erken yaşadıysam Hep ona geç kalıyorum Ne unutacak kadar nefret ettin Ne hatırlayacak kadar sevdin Elinden tutmadın yalnızlığımın Ne tuhaf, değil mi? İçimi acıtan da sendin Acımı dindirecek olan da. İşte soluk bir ömrün Son nefesi Benden İçimden Terk ediyorum. ▶ Öldüm ulan! Vapursuz bir iskele gibi kaldım. Mutedil dalgalı yorgunluğum. Soysuzlaşan bir yanılgı gibi kıvrandım deliliğin biz, aşkın; sen halinde. Meğer uçuruma yaslanmışım. Düşünce anladım. Girdabının burgusunda söndürmüşüm közlerimi. Öldüm ulan düşmekten! kapat/sana gözlerimi. ▶Düş Kavuran Gittiğine inansam dönmeni beklerdim Köhne gemiler geçiyor içimden Hangi sokağa dalsam hangi kapıyı açsam Ardında sen Hep sesine bir kulaç kala boğuluyorum Bilmem Sen mi erken demir alıyorsun Ben mi geç kalıyorum Ellerimi bıraktığın yerden Çığlar yuvarlanıyor ta şurama Gittiğine inansam dönmeni beklerdim ▶ Sesine Uyku Kaçmış Adam Bir adam vardı bu şehrin bir yerlerinde Sesine uyku kaçmış bir adam Ağlasa duyardınız Yağmur şırıltısı gibi yağardı düşler ormanına Yüzü silik bir adamdı Gözlerinde En çok da gözlerinde saklıydı hüznü Bu yüzden kısardı gözlerini Buz gibi sessizdi o Sesine uyku kaçmış bir adamdı Ne zaman düş kursa Çocukluğunun soğuk günleri gelirdi aklına Gitti bu şehirden Sesine uyku kaçmış adam Gecelerdir onu düşünüyorum Uykularım kaçıyor. ▶ Yoksun Ya Yoksun ya Gençliğimin deli rüzgârları da yok Ve yoksul düş baharlarım Neler kalmadı ki sende Çaresizlik karabasanlarının çıkmazları Avuntusuz saplantıların açmazları Deli düşler Yoksun ya Kim anlar şimdi bu yüreği Sensizlikte ne yapılır bilmem ki Aşkın tepelerinden böyle apansız düşmedim Ilık tebessümler vaktine beş kala solan Kahkahalar gibiyim Yarısında yutulmuş Bu aşkın üstü Böyle örtülür müydü? ▶ Uyanma Diye Saçlarını rüzgâra satan kıza… Uyanma diye açık pencereden içeri koşan sesleri yuttum Şafak söktükçe ben diktim Dimdiktim Eğilmedim Uyansan belki gidecektin Caddelerde canhıraş kamyon sesleri Caddelerden kırık farları topladım Yoksa uyanacaktın Yaz sıcağında tavla şakırtıları Kulağından kırık zarları topladım. * * * ■ Bonus I: Biraz da sözlerinden tutam tutam… “Bir özgürlüğe mâl olmuş hayat, hayat değildir; bir hayata mâl olmuş özgürlük de özgürlük değildir.” “Hiç kimsenin iyi gelmediği yerden sarıyorsun yaralarımı, hiç kimsenin dokunamadığı yerden kanatıyorsun sonra…” “Sevmedikleɾiyle yaşayıp, unutamadıklaɾıyla ölen insanlaɾdan olmayın.” “Bir zamanlar benim olan ellerin, şimdi neden ellerin?” “Meğer susmɑk; insɑnın içiyle konuşmɑsıymış, geç fɑrkettim.” “Anladım ki içimde bu kadaɾ fazla olman, benim eksikliğimdenmiş.” ■ Bonus II: Herkes “Olric” derken, Kahraman Tazeoğlu söylemeden olur muydu hiç? “Güçlü olmak artık beni yoruyor Olric.” © 2018 ListeList - Yeni Nesil Medya Platformu. | |
|
Teswirleriň ählisi: 0 | |