08:03 Pencereden Bakan Melek / öykü | |
PENCEREDEN BAKAN MELEK
Hekaýalar
- Istediǧin kadar para verdim. Şimdi sen de vazifeni yerine getir, canım! Şişko bunları söylerken karşısındaki güzel kadına bakıyordu. Onun bardağındaki kırmızı şarap dilini açmıştı. Kadın yavaş yavaş üstündekileri çıkarmaya başladı. Ama önce pecerenin perdesini kapattı. *** Çocuk elindeki kırmızı elmayı “pışırt pışırt” yiyordu ve apartmanın üçüncü katındaki kırmızı perdeli pencereye bakıyordu. Apartmanların arasında bir carşı vardı. Köylüler genelde köylerinden meyve ve sebze getirerek orda satıyorlardı. O apartmanlarda yaşayanlar akşamları, işden sonra ordan gereklerini alıyorlardı. *** Kadın acele etmeden soyundu. Buna bakarken şişko kadehindeki şarapı süzmeye devam ediýordu. Kadın adama sırtından ýaklaştı, onun sıcak nefesi adamin ensesini ısıtı, kulağina yaklaşarak birşeyler fısıldadı. Adam derin nefes almya başladı, kadını kuçağina sardı... *** Çocuk çarşıyı dolaşıp, yine elma satan ihtiýarın yanına geldi. Ihtiyar çocuğa gülümseyerek baktı we müşteri ile konuşmaya devam etti. - Bu elmalar ne kadar güzel gözüküyor. Cennet bağında mı bitiyor bunlar? - Cennet olmasa da ona layık bağlarda bitiýor bunlar. Alın, pişman olmazsınız, güzel reçel olur bunlardan. *** Şişko adam giýinmeye başladı. Beyaz gömlek, kravat, caket onu bambaşka adam etti. Kravatını bağlarken cep telefonu çaldı. - Merhaba kızım, iyiyim canım, sen nasılsın? Evet, evet... Adam universitede okuyan kızıyla konuşurken yatakta yatan kadının kendisine baktığını gördü. Kadın sessizce izliyordu onu. Adam onun bakışlaından tedirgin oldu ve çabuk telefonu kapattı. *** Akşam saatleri çarşıda fazla adam görünmez. Apartmanların araları kalabalık, herkes evine acele ediyor. Pencerelerden ışıklar görünüýor, akşamları aile fertleri sofra başında toplanıyor. Herkes zaten ailesine , evine acele ediýor. Mahalledeki bu harekete bakarken insaın içini bir rahatlık, bir sicaklık sarıyor. *** Nazarkerde abi yarın pazara satmaya götürecek elmaları sepetlere koyuyordu. Çürükleri ayrı koyup, tek tek seçiyordu. - Sabaha kadar elmalarınla ugraşacakmısın, dinlen biraz!-dışarıdan eşinin sesi geldi. Birşey demeden yerinden kalktı, yatak odasına yönlendi. Yatağa yatınca uykuya dalmış. Yine babasının elma armut bahçesine dönmüş. Çoçukluk ve ergenlik dönemi orda geçmiş zaten. O bahçede kızı davar, yıllar önce kaybolmuş kızı... Aniden yüksek apartmanlar, mahalle pazarı, çarşıda dolaşan çocuk ortaya çıkıýor. Hayaller, hayatının parçalarıýla birbirine girmiş, anlamsiz bir fırtına... Horozun sesi adamı bu fırtınadan kurtardı. Adamı bu kabusdan kurtarmak için gün doğdu sanki... *** Ziyafetten sonra şişko şoförüne: - Küçük pazarlı mahallye,-diye gideceği yeri söyledi. Şoför birşey sormadan, herzaman gittiği adrese yönlendi. Merdivenlerden binerken şişkonun kalbi hızlı atıyordu, sevgilisini görmek için sabırsızlanıyordu. Kapı açılınca onu kucağına sardı ve yatak odasına götürdü. Birşey anlayamayan kadın itraz etmeye kalktı fakat şişko daha şiddetli kadının üzerindekileri çikarmaya başladı. Kadınla biraz uğraşdıktan sonra, sakinleşti we yatakta uzandı. Birden bire kadincağaz kalkıp onun tüylü göğsüne yaslandı we: - Senden babamın kokusu geliyor, özledim onları. Bana yardım et! Ailemi bulmani istiyorum, dedi. Şişko dikeldi ve birşey demeden sevgilisinin gözlerine bakmaya devam etti. Pencerenin perdesi kapalıydı. *** Melek gibi yardam eden insanlar da var şeytan gibi kandıranlar da. Pazarda farklı insanlar ile karşılaşabiliyorsun. Zengin, fakir, alçak gönüllü, gururlu... Bazıları senin seçtiğin elmalari beğenip, evine ötüruüyor. Bazıları sepetteki elmalardan istiyor, çünku ortada duran elmalara insanların kotü nazarlarının sindiğini saniyorlar. Şimdi karşısındaki müşderi de onlardan dı. Sepette, nazarlardan gizli duran elmalardan istedi. Bahçivan itraz etmedi, çünkü hepsi güzeldi. Müşderi gidince iyi insanları, kötü insanları düşünerek daldı. Gerçekten çevrende iyi insanların olması çok önemliymiş. Kötülerse herzaman kötülüğünü yapar. Eski mahalledeki komşumuz da aynı bu tip insanlardanmış. Kötü niýetli... Gençicik kızımı da o kandırdı, erif... *** Çocuk elma satan adamın yanına gidemiyordu, utanıyordu. Her gün o ihtiyar çocuga bir elma veriyor. Onun yanına sebepsiz gitmemek için bahane arıyordu. Çocuk ihtiyara o kadar alışmış, günde bir defa ýanına geliyordu. Fakat bedava elma onu biraz utandırıyordu. O sebepten bu gün onun yanına gitmemeye karar verdi. Içi sızlıyordu, sanki içinde bir acı var. Ama neresi aciyor, bilmiyordu... *** Adam kadına bakarak giyinmeye devam ediýordu. Güzel kadınla sevişdikten sonra giyinmenin ayri bir tadı olduğunu düşünüyordu. Masanın üstündeki telefonu çalmaya başladı. Displeyde genç ve sarışın bir kızın resmi gözuüktü. Kadın yatakta yatıyordu ve yorgun bakışlarıyla odayı izliyordu. Adamın telefonda konuşmaı umrunda bile değildi. Şişko telefonda kızıyla görüşüyordu. Ona hırsla birşeyleri anlatmaya çalışıyordu. - Tamam kızım, tamam. Sakinleş biraz, niye kızıyorsun? Bu durumda araba kullanmak tehlikeli. Dikkat et. Konuşma bitince telefonu masanın üstüne fırlattı. Ne sevgilisiyle randevunın ne de giyinmenin tadini çıkarabildi artık. *** Ilkbahar ne güzel ama kısa bir mevsim. Bahçivan elmaları satıyor. Sonbahar ihtiyar adam koyüne doner ve bir daha gelmez diye endişeleniyor çocuk. Hem de bu gece gördügü tuhaf rüya... Ihtiyar çocuğa bir sepet kırmızı elma vermiş ama kendine değil. Apartmanın üst katında, kırmızı perdeli evde oturan kıza göndermiş. Sepeti kıza götüürken merdivenlerde şişko adamla karşılaşmış we onun vıcdansız gözlerine bakınca tisginmiş. *** Kadın bu akşam yalnızdı. Şişko birkaç gündür ortadan kayboldu. Ailesiyle geziye çıkmıştır diye tahmin etti. Neyse, onun için önemli değildi. Yeni elbiseleri giydi, baktı, çok ýakıştı. Terziýe “Köyume geziye gitmek için dikiniyorum” diýe yalan söylemişti. Ne kadar özlemişti köyünü. Üç sene oldu evden gideli. Yüksek tepeleri, yemyeşil bahçeleri, herşey filim gibi canlandı gözünde. Kadın evin penceresine yaklaşıp, ondaki gülümseyen meleğin resmine baktı. “Ancak sen anlayabiliyorsun beni, meleğim! Çünkü sen de benim gibi sahte...” *** Şişko bu gün geldi. Amacına ulaşınca yatakta uzanmış, sevgilisinin yüzüne bakıyordu. Genç kadının güzel yüzüne bakarken içini çirkin hisler doldurdu. “Bu kadın benim kizimla ayni yaşta olabilir, gençse gençtir fakat büyük değil” Aklndan bu fikir geçince kadının yerinde kıziını tasavvur etti. Elektrik çarpmiş gibi hemen kalktı, giyinmeye başladi. Kadin şaşırdı ama hiçbir şey demedi. Adamın da birşey diyecek hali yoktu. Ancak penceredeki kağıt melek birşeyler demeye çalişıyordu. *** Hristianların “Incil” kitabında Adam ata we Hovva anne elma dolaysıyla kovulmuş cennetten. Ama muslumanlar bu fikri reddetiyor. Çünkü cennetteki ilk bitki buğday. Buğday tohumu elma kadar büyük olmuş. O ýüzen elma olarak kalmış tarihte. Bu düşünceler iyice yormuştu kafasıniı. Zor çocukluğunu, koyden kaçırılmış kızını düşünmemek için boyle fikirlerle kafasını yormaya çabalıyordu. Gerçekten elma “alma” gibi duyuluyor. Yani dokunma, alma emrediyor. Buna rağmen almışlar. Sonuçta cennetten sürgünluük... *** Yaz mevsimi sona ermekte. Çarşıda artık tatlı elma satan bahçivan da gözükmüyor, çocuk ta pazara eskisi gibi sik gelmiyor. Çocuk ihtiyarı çok özlüyordu ama tatl elmaların mevsimi bitmişti. Buna rağmen çocuk küçük pazara gitmek istedi. Bisikletini hızlı sürüp giderken kocaman bir evin önünü arabalar kapattığinı gördü. Bisikleti durdurdu. Cenaze namazına toplanmış millet. Kalabalığin ortasında şişko adamı gördü. Herkes ona baş sağlığı dilemekte. Onun yanında duran orta yaşlı karısı “Ah kızım, ah meleğim” diye ağlıyordu. Çocuk burda fazla kalmak istemedi. *** Pazara yaklaşınca çocuk ihtiyarın bir genç, güzel kızla kol kola giderken gördü ve çok şaşırdı. Kiz o kadar sıkı sarılmıştı ki bahçivana onun kaçıp gitmesinden korkuyordu sanki. “Allah Allah!. Bu kız adamin neyi oluyor?” sorusu aklından geçti çocuğun. Kağıt melek açık pencereden çoktan uçmuştu havaya... Sonu. Sılapverdi MUHAM. | |
|
√ Ýaşaýyş şol pursatlar / hekaýa - 15.10.2024 |
√ Welosiped / nowella - 06.08.2024 |
√ Iki daragt / hekaýa - 15.10.2024 |
√ Jüren / hekaýa - 07.09.2024 |
√ Bakylygyň bosagasynda / hekaýa - 21.06.2024 |
√ Gök gözli Ýefrosinýa / hekaýa - 13.05.2024 |
√ Durmuşyň kanuny / hekaýa - 09.10.2024 |
√ Enemiň wesýeti / hekaýa - 14.10.2024 |
√ Mahmal köwüş / hekaýa - 23.08.2024 |
√ Düýş gapylary / hekaýa - 26.01.2024 |
Teswirleriň ählisi: 0 | |